فَوَرَبِّ السَّمَاء وَالْأَرْضِ إِنَّهُ لَحَقٌّ مِّثْلَ مَا أَنَّكُمْ تَنطِقُونَ
fe
işte
ve rabbi
Rabbe andolsun
es semâi
sema, gök
ve el ardı
ve yere andolsun
inne-hu
muhakkak ki o
le
elbette, gerçekten, kesinlikle
hakkun
haktır, gerçektir
misle
misâl, örnek, gibi
mâ
şey(ler)
enne-kum
sizin olduğunuz
tentıkûne
siz konuşuyorsunuz