وَلَا تَحْزَنْ عَلَيْهِمْ وَلَا تَكُن فِي ضَيْقٍ مِّمَّا يَمْكُرُونَ
ve lâ tahzen
ve mahzun olma, üzülme
aleyhim
onlara, onlar için
ve lâ tekun
ve sen olma
fî
içinde
daykın
darlık, sıkıntı
mimmâ (min mâ)
şeyden
yemkurûne
hile yapıyorlar, tuzak kuruyorlar