وَيَا قَوْمِ لا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ مَالاً إِنْ أَجْرِيَ إِلاَّ عَلَى اللّهِ وَمَآ أَنَاْ بِطَارِدِ الَّذِينَ آمَنُواْ إِنَّهُم مُّلاَقُو رَبِّهِمْ وَلَكِنِّيَ أَرَاكُمْ قَوْمًا تَجْهَلُونَ
ve yâ kavmi
ve ey kavmim
lâ es'elu-kum
sizden istemiyorum
aleyhi
ona karşılık, ona (onun için)
mâlen
mal olarak
in ecriye
eğer varsa ecrim, ücretim
illâ
sadece, ancak
alâ allâhi
Allah'a aittir
ve mâ
ve değil
ene
ben
bi târidi
uzaklaştıran, kovan
ellezîne âmenû
Allah'a ulaşmayı dileyen (âmenû olan) kimseler
inne-hum
muhakkak onlar
mulâkû
ulaşacaklar
rabbi-him
Rab'lerine
ve lâkin-nî
ve fakat ben
erâ-kum
sizi görüyorum
kavmen
bir kavim
techelûne
siz cahillik ediyorsunuz