لِيَشْهَدُوا مَنَافِعَ لَهُمْ وَيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ فِي أَيَّامٍ مَّعْلُومَاتٍ عَلَى مَا رَزَقَهُم مِّن بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَكُلُوا مِنْهَا وَأَطْعِمُوا الْبَائِسَ الْفَقِيرَ
li yeşhedû
şahit olsunlar
menâfia
menfaat, fayda, yarar
lehum
onlar için (vardır)
ve yezkur ismi allâhi
ve Allah'ın ismini ansınlar
fî eyyâmin
günlerde
ma'lûmâtin
malûm olan, bilinen, belli
alâ mâ
şey(ler)e
rezaka-hum
onlara rızık verdi
min behîmeti el en'âmi
yürüyen (dört ayaklı) hayvanlardan
fe
artık, böylece
kulû
yeyiniz
min-hâ
ondan
ve at'ımû
ve doyurunuz
el bâise el fakîre
muhtaç fakir