مَا يُقَالُ لَكَ إِلَّا مَا قَدْ قِيلَ لِلرُّسُلِ مِن قَبْلِكَ إِنَّ رَبَّكَ لَذُو مَغْفِرَةٍ وَذُو عِقَابٍ أَلِيمٍ
mâ yukâlu
söylenen şey
leke
sana
illâ
den baska
mâ
şey
kad kîle
söylenmiş
li er rusuli
resûllere
min kabli-ke
senden önce
inne
muhakkak ki
rabbe-ke
senin Rabbin
le
elbette, mutlaka
zû
sahip
magfiretin
mağfiret (günahların sevaba çevrilmesi)
ve zû
ve sahip
ikâbin
ikab, şiddetli ceza, azap
elîmin
acı, elem