1. Kuran
  2. YÛSUF Suresi
  3. 54. Ayeti

وَقَالَ الْمَلِكُ ائْتُونِي بِهِ أَسْتَخْلِصْهُ لِنَفْسِي فَلَمَّا كَلَّمَهُ قَالَ إِنَّكَ الْيَوْمَ لَدَيْنَا مِكِينٌ أَمِينٌ

  • ve kâle

    ve dedi

  • el meliku'tûnî

    melik (hükümdar) "bana getirin"

  • bi-hi

    onu

  • estahlis-hu

    onu seçtim, (bana) has kıldım

  • li nefsî

    kendim için

  • fe lemmâ

    olduğu zaman

  • kelleme-hu

    onunla konuştu

  • kâle

    dedi

  • inneke el yevme

    muhakkak sen bugün

  • ledey-nâ

    yanımızda

  • mekînun

    yüksek mevki sahibi

  • emînun

    güvenilir, emin

YÛSUF suresi - 54. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Padişah, onu tapıma getirin de dedi, kendime öz yakınım edineyim onu. Yûsuf'la konuşunca da gerçekten de dedi, bugün sen büyük bir mevki sâhibisin, emin bir adamsın.
  • Abdullah Parlıyan

    Hükümdar dedi ki: “Onu bana getirin; kendime has en yakınlardan biri yapayım.” Ve onunla konuşunca, hükümdar dedi ki: “Bu gün sen, yanımızda yüksek makam sahibi ve güvenilir birisin.”
  • Adem Uğur

    Kral dedi ki: Onu bana getirin, onu kendime özel danışman edineyim. Onunla konuşunca: Bugün sen yanımızda yüksek makam sahibi ve güvenilir birisin, dedi.
  • Ahmed Hulusi

    Melik dedi ki: "Onu (Yusuf'u) bana getirin! Onu kendime özel dost edineyim". . . Onunla konuşmaya başlayınca şöyle dedi: "Bugün senin yanımızda kesinlikle güvenilir bir yerin vardır. "
  • Ahmet Tekin

    Kral:'Yûsuf’u bana getirin, onu kendime özel danışman yapayım' dedi. Onunla konuşunca:'Bugün, sen, yanımızda yüksek makam sahibi, itibarlı ve güvenilir birisin' dedi.
  • Ahmet Varol

    Hükümdar dedi ki: 'Onu getirin kendime özel (görevli) edineyim' Onunla konuşunca da: 'Sen bugün bizim yanımızda önemli mevki sahibi ve güvenilir birisin' dedi.
  • Ali Bulaç

    Hükümdar dedi ki: "Onu bana getirin, onu kendime bağlı kılayım." Onunla konuştuğunda da (şöyle) dedi: "Sen bugün bizim yanımızda (artık) önemli bir yer sahibisin, güvenilir (bir danışman, yönetici)sin."
  • Ali Fikri Yavuz

    Hükümdar dedi ki! Onu bana getirin, kendime onu has (bir yaradımcı) edineyim. Sonra hükümdar Yûsuf’la konuşunca: “- Sen bugün, yanımızda mühim bir mevki sahibisin, emînsin”. dedi.
  • Bayraktar Bayraklı

    Kral dedi ki: “Onu bana getiriniz; onu kendime özel danışman tayin edeyim.” Onunla konuşunca, “Bugün sen, katımda yüksek makam sahibisin ve güvenilir birisin” dedi.
  • Bekir Sadak

    Hukumdar: «Onu bana getirin, yanima alayim» dedi. Onunla konusunca: «Bugun senin yanimizda onemli bir yerin ve guvenilir bir durumun vardir.» dedi.
  • Celal Yıldırım

    Kral, «Yûsuf'u bana getirin, onu kendime özel bir müşavir edineyim» dedi. Ne vakit ki, onunla konuştu, dedi ki: «Bugün senin bizim yanımızda önemli bir yerin ve güvenilir bir makamın vardır!»
  • Cemal Külünkoğlu

    Hükümdar (Yusuf'tan gelen bu haber üzerine): “Getirin onu bana, onu yakın çevreme (sırdaş olarak) alayım” dedi. Onunla konuşunca da (Yusuf'a): “Bugün(den sonra) sen artık bizim yüksek mevki sahibi ve güvenilir bir adamımızsın” dedi.
  • Diyanet İşleri (eski)

    Hükümdar: 'Onu bana getirin, yanıma alayım' dedi. Onunla konuşunca: 'Bugün senin yanımızda önemli bir yerin ve güvenilir bir durumun vardır.' dedi.
  • Diyanet Vakfi

    Kral dedi ki: Onu bana getirin, onu kendime özel danışman edineyim. Onunla konuşunca: Bugün sen yanımızda yüksek makam sahibi ve güvenilir birisin, dedi.
  • Edip Yüksel

    Kral dedi ki: 'Getirin onu, yanımda çalışması için onu atayayım' Kendisiyle konuşup görüşünce, 'Sen artık bugün yanımızda önemli bir makamı olan güvenilir birisin,' dedi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Melik de dedi: getirin bana onu kendime tahsıs edeyim! bunun üzerine vaktâ ki onunla konuştu, dedi: sen bu gün, nezdimizde cidden bir mevkı' sahibisin, eminsin,
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Hükümdar da dedi ki: «Onu bana getirin, kendime müşavir yapayım.» Bunun üzerine onunla konuşunca da: «Sen bugün yanımızda gerçekten bir mevki sahibi ve güvenilir bir kişisin.» dedi.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Hükümdar dedi ki: «Onu bana getirin, kendime tahsis edeyim.» Sonra onunla konuşunca da: «Sen bugün yanımızda gerçekten büyük bir mevki sahibisin, güvenilir birisin» dedi.
  • Fizilal-il Kuran

    Kral «Getirin o adamı bana, onu yakın çevreme alayım» dedi. Yusuf ile konuşunca da ona «Bugün sen artık bizim yüksek mevkili ve güvenilir bir adamımızsın» dedi.
  • Gültekin Onan

    Hükümdar dedi ki: "Onu bana getirin, onu kendime bağlı kılayım." Onunla konuştuğunda da (şöyle) dedi: "Sen bugün bizim yanımızda (artık) önemli bir yer sahibisin, güvenilirsin (emiyn)."
  • Hasan Basri Çantay

    Padişah: «Getirin onu bana, dedi, onu kendime has bir (müsteşar) edineyim». Onunla konuşunca da şöyle söyledi: «Sen bu gün (den itibaren) bizim nezdimizde mühim bir mevki saahibisin, emîn (bir müsteşar) sın».
  • Hayrat Neşriyat

    Hükümdar ise: 'Onu bana getirin; kendime hâs (müşâvir) yapayım' dedi. Sonra onunla konuşunca: 'Doğrusu sen bugün bizim yanımızda makam sâhibi emîn bir kimsesin!' dedi.
  • İbni Kesir

    Hükümdar dedi ki: Onu bana getirin de yanıma alayım. Onunla konuşunca da dedi ki: Sen, bugün bizim yanımızda önemli bir mevki sahibisin, eminsin.
  • Kadri Çelik

    Hükümdar, “Onu bana getirin, kendime özgü (özel danışman) kılayım” dedi. Onunla konuşunca, “Sen bugün bizim yanımızda (artık) önemli bir yer sahibisin, güvenilirsin” dedi.
  • Muhammed Esed

    Ve Kral: "Onu bana getirin," dedi, "ki, kendime dost edineyim". Ve o'nunla konuşunca, (Kral:) "Bundan böyle yanımızda kendisine güven duyulan biri olarak" dedi, "yüksek bir yerin olacaktır!"
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    Ve hükümdar dedi ki: «O'nu bana getirin, O'nu kendime tahsis edeyim. Vaktâ ki O'nunla konuştu. Dedi ki: «Şüphesiz sen bizim yanımızda mevki-i emanet sahibisin.»
  • Ömer Öngüt

    Kral: “Onu bana getirin, yanıma alayım!” dedi. Onunla konuşunca: “Bugün sen bizim nezdimizde yüksek bir mevki sahibisin ve güvenilir bir kimsesin. ” dedi.
  • Şaban Piriş

    Hükümdar: -Onu bana getirin, yanıma alayım, dedi. Onunla konuşunca: -Bugün senin yanımızda önemli bir yerin ve güvenilir bir durumun vardır, dedi.
  • Suat Yıldırım

    Hükümdâr: "Onu yanıma getirin, özel danışman edineyim." dedi. Onunla konuştuktan sonra da: "Sen artık bundan böyle, nezdimizde yüksek bir makam sahibi, tam itimad edilen bir müsteşarsın." dedi.
  • Süleyman Ateş

    Kral: "Onu bana getirin, dedi, onu kendime özel (dost) yapayım!" Kendisiyle konuş(up ondaki olgunluğu gör)ünce (Yûsuf'a): "Sen, dedi, artık bugün yanımızda mevki sâhibi, güvenilir(bir kimse)sin."
  • Tefhim-ul Kuran

    Hükümdar dedi ki: «Onu bana getirin, onu kendime bağlı kılayım.» Onunla konuştuğunda da (şöyle) dedi: «Sen bugün bizim yanımızda (artık) önemli bir yer sahibisin, güvenilir (bir danışman, yönetici)sin.»
  • Ümit Şimşek

    Hükümdar 'Onu bana getirin, kendime danışman yapayım' dedi. Onunla konuşunca da 'Bundan böyle sen bizim yanımızda yüksek mevki sahibi, güvenilir birisin' dedi.
  • Yaşar Nuri Öztürk

    Kral dedi ki: "Onu bana getirin, kendime özel dost edineyim." Yusuf'la konuşunca da şöyle dedi: "Artık bugün yanımızda mevkii olan, güvenilir bir dostsun."

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.