فَالْتَقَطَهُ آلُ فِرْعَوْنَ لِيَكُونَ لَهُمْ عَدُوًّا وَحَزَنًا إِنَّ فِرْعَوْنَ وَهَامَانَ وَجُنُودَهُمَا كَانُوا خَاطِئِينَ
feltekata-hû (fe iltekata-hu) (lekata)
böylece onu bulup aldılar : (bulup aldı)
âlu
ailesi
fir'avne
firavun
li
için, diye
yekûne
olsun
lehum
onlar için, onlara
aduvven
düşman olarak
ve hazenen
ve hüzün olarak, dert olarak
inne
muhakkak ki
fir'avne
firavun
ve hâmâne
ve Haman (firavunun veziri)
ve cunûde-humâ
ve ikisinin ordusu
kânû
oldular
hâtıîne
kasten günah işleyenler, suç işleyenler