وَاسْتَكْبَرَ هُوَ وَجُنُودُهُ فِي الْأَرْضِ بِغَيْرِ الْحَقِّ وَظَنُّوا أَنَّهُمْ إِلَيْنَا لَا يُرْجَعُونَ
vestekbere
ve büyüklendiler
huve
o
ve cunûdu-hu
ve onun askerleri, onun orduları
fî el ardı
yeryüzünde
bi gayri
olmaksızın, dışında
el hakkı
hak
ve zannû
ve zannettiler
enne-hum
onlar olduğunu
ileynâ
bize
lâ yurceûne
rücu ettirilmeyecekler, döndürülmeyecekler