يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اجْتَنِبُوا كَثِيرًا مِّنَ الظَّنِّ إِنَّ بَعْضَ الظَّنِّ إِثْمٌ وَلَا تَجَسَّسُوا وَلَا يَغْتَب بَّعْضُكُم بَعْضًا أَيُحِبُّ أَحَدُكُمْ أَن يَأْكُلَ لَحْمَ أَخِيهِ مَيْتًا فَكَرِهْتُمُوهُ وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ تَوَّابٌ رَّحِيمٌ
yâ eyyyuhâ
ey
ellezîne
onlar, olanlar
âmenû
âmenû oldular, Allah'a ulaşmayı dilediler
ectenibû
çekinin, sakının
kesîren
çok
min ez zann(zanni)
zandan
inne
muhakkak
ba'de
bazısı, bir kısmı
ez zanni
zan
ismun
günah
ve lâ tecessesû
ve tecessüs etmeyin (birbirinizin gizli yönlerini, hatalarını araştırmayın), merak etmeyin
ve lâ yagteb
ve gıybetini yapmasın (arkasından çekiştirmesin)
ba'du-kum
sizin bir kısmınız
ba'dâ(ba'den)
bir kısmı
e yuhibbu
sever misiniz
ehadu-kum
sizden biri
en ye'kule
(bir şey)'i yemek
lâhme
et
ehî-hi
kardeşi
meyten
ölü, ölmüş halde
fe
işte böyle, elbette
kerihtumû-hu
onu kerih gördünüz, tiksindiniz, ondan hoşlanmadınız
ve ittekû allâhe
ve Allah'tan sakının, Allah'a karşı takva sahibi olun
inne allâhe
muhakkak ki Allah
tevvâbun
tövbeleri kabul eden
rahîmun
rahîm olan, rahîm esması ile tecelli eden