1. Kuran
  2. EN'ÂM Suresi
  3. 110. Ayeti

وَنُقَلِّبُ أَفْئِدَتَهُمْ وَأَبْصَارَهُمْ كَمَا لَمْ يُؤْمِنُواْ بِهِ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَنَذَرُهُمْ فِي طُغْيَانِهِمْ يَعْمَهُونَ

  • ve nukallibu

    ve çeviririz, döndürürüz

  • ef'idete-hum

    onların fuad hassaları (nefslerinin kalbinin idrak hassaları)

  • ve ebsâra-hum

    ve onların basiretleri, kalp gözünün görme hassaları

  • kemâ

    gibi

  • lem yu'minû

    îmân etmediler, mü'min olmadıla, inanmadılar

  • bi-hi

    ona

  • evvele

    evvel, ilk

  • merratin

    defa

  • ve nezeru-hum

    ve onları terkederiz

  • içinde

  • tugyâni-him

    tuğyanları, taşkınlıkları

  • ya'mehûne

    bocalıyorlar, şaşırıyorlar

EN'ÂM suresi - 110. ayeti mealleri

  • Abdulbaki Gölpınarlı

    Biz, onların gönüllerini, gözlerini tersine çevirmişiz, evvelce inanmadıkları gibi gene inanmazlar ve biz, onları taşkınlıklarında şaşkın bir halde terketmişiz.
  • Abdullah Parlıyan

    Onların kalplerini ve gözlerini, gerçekleri görmekten tersyüz edip çeviririz de ilk olarak o Kur'ân'a inanmadıkları gibi, mucize geldikten sonra da inanmazlar. Böylece biz, kör vaziyette, ileri geri yalpalayıp dursunlar diye onları azgınlıkları içerisinde bırakırız.
  • Adem Uğur

    Yine O'na iman etmedikleri ilk durumdaki gibi onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz. Ve onları şaşkın olarak azgınlıkları içerisinde bırakırız.
  • Ahmed Hulusi

    Onların fuadlarını (Esmâ mânâ özelliklerini şuura yansıtıcılar - kalp nöronları) ve gözlerini (görüp değerlendirme) kalbederiz (kilitleriz), başta (mucize gelmeden önce) ona iman etmedikleri gibi! Onları kendi taşkınlıklarında kör ve şaşkın, bocalar durumda, kendi hâllerine terk ederiz!
  • Ahmet Tekin

    Biz onların gönüllerini, akıllarını bir tarafa, gözlerini bir tarafa çeviririz. İlk defa iman etmedikleri gibi, hakkı anlamazlar, Kur’ân’ı görmezler, iman etmezler. Biz de onları taşkınlıkları içinde bocalar vaziyette bırakırız.
  • Ahmet Varol

    Ona ilk keresinde iman etmedikleri gibi biz onların kalplerini ve gözlerini çeviririz ve kendilerini taşkınlıkları içinde bocalar halde bırakırız.
  • Ali Bulaç

    Biz onların kalplerini ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
  • Ali Fikri Yavuz

    Biz onların kalblerini ve gözlerini, gerçeği anlayıp görmekten çeviririz; ilk önce buna iman etmedikleri hal üzere kendilerini bırakıveririz de azgınlıkları içinde dalıp giderler.
  • Bayraktar Bayraklı

    Gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilkin ona inanmadıkları gibi, mucizeyi gördükten sonra da inanmazlar. Onları şaşkın olarak azgınlıkları içinde bırakırız.
  • Bekir Sadak

    Onlarin kalblerini, gozlerini, ona ilk defa inanmadiklari gibi ceviririz; onlari taskinliklari icinde saskin saskin birakiriz.*
  • Celal Yıldırım

    Onların gönüllerini ve gözlerini İlk önce inanmadıkları gibi ters çeviririz ve kendilerini azgınlıkları içinde bırakırız da bocalayıp dururlar.
  • Cemal Külünkoğlu

    (Kötü niyetlerinden dolayı) biz onların kalplerini ve gözlerini (hakikatten) ters döndürürüz de ilkin ona iman etmedikleri gibi (mucize geldikten sonra da inanmazlar) biz de onları azgınlıkları içinde bırakırız da bocalar dururlar.
  • Diyanet İşleri (eski)

    Onların kalblerini, gözlerini, ona ilk defa inanmadıkları gibi çeviririz; onları taşkınlıkları içinde şaşkın şaşkın bırakırız.
  • Diyanet Vakfi

    Yine O'na iman etmedikleri ilk durumdaki gibi onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz. Ve onları şaşkın olarak azgınlıkları içerisinde bırakırız.
  • Edip Yüksel

    İlk başta inanmamaya karar verdikleri için anlaklarını ve gözlerini çevirip azgınlıkları içinde bocalar durumda bırakırız
  • Elmalılı Hamdi Yazır

    Biz onların kalblerini ve gözlerini ters döndürürüz, ilkin buna iymân etmedikleri gibi bırakıveririz kendilerini de tuğyanları içinde kör körüne bocalar giderler
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş)

    Biz onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz. Önceden buna iman etmedikleri gibi bırakıveririz kendilerini azgınlıkları içinde körü körüne bocalar giderler.
  • Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2)

    Biz onların kalblerini ve gözlerini çeviririz de, onlar, ilkin iman etmedikleri gibi, gene de iman etmezler. Biz de onları taşkınlıkları içerisinde kör ve şaşkın bırakırız.
  • Fizilal-il Kuran

    Onların gönüllerini ve gözlerini ters çevirerek kendilerini iman etmekten kaçındıkları ilk durumlarına döndürür ve azgınlıkları içinde debelenmeye bırakırız.
  • Gültekin Onan

    Biz onların yüreklerini (efidet) ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz (nükallibu) ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
  • Hasan Basri Çantay

    Onlar, evvelce indirilen (âyet) lere îman etmedikleri gibi (bundan sonra da îman etmeyeceklerdir). Biz, onların gönüllerini ve gözlerini (ters) çevirmiş, kendilerini azgınlıkları, taşkınlıkları içinde serseri ve şaşırmış oldukları halde terketmiş bulunuyoruz.
  • Hayrat Neşriyat

    Çünki (onlar) ona ilk def'a îmân etmedikleri gibi (bundan sonra da îmân etmeyeceklerdir)! (Biz de) onların kalblerini ve gözlerini (inkârlarındaki ısrarlarındandolayı, hakdan) çeviririz ve onları bırakırız (da), azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
  • İbni Kesir

    Biz, onların kalblerini ve gözlerini çeviririz de ona ilk defa iman etmedikleri gibi azgınlıkları içinde kör ve şaşkın bırakırız.
  • Kadri Çelik

    Onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz (bu yüzden iman etmezler); nitekim ilkin (istedikleri mucize inmeden önce) de ona (Allah'ın indirdiğine) iman etmemişlerdi. Onları taşkınlıkları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terk ederiz.
  • Muhammed Esed

    kalplerini ve gözlerini (hakikatten) ayırdığımız sürece, tıpkı ona ilk başta inanmadıkları gibi: ve (böylece) Biz körce ileri geri yalpalayıp dursunlar diye onları küstahça kibirleri ile baş başa bırakırız.
  • Ömer Nasuhi Bilmen

    Ve Biz onların kalplerini ve gözlerini O'na evvelce de imân etmedikleri gibi tersine döndürürüz. Ve onları o tuğyanları içinde körükörüne yuvarlanır gider bir halde bırakırız.
  • Ömer Öngüt

    Yine O'na inanmadıkları ilk durumdaki gibi, onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz. Ve bırakırız onları, şaşkın olarak azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
  • Şaban Piriş

    Onların kalplerini ve basiretlerini tersine çeviririz de, ilk defa inanmadıkları gibi yine inanmazlar. Biz de onları azgınlıkları içinde bocalar bir halde bırakırız.
  • Suat Yıldırım

    Onların kalplerini ve gözlerini ters çeviririz. İlkin ona inanmadıkları gibi o mûcizeyi gördükten sonra da inanmazlar ve onları taşkınlıkları içinde şaşkın şaşkın bırakırız.
  • Süleyman Ateş

    Gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilkin ona inanmadıkları gibi (mu'cizeyi gördükten sonra da inanmazlar) ve bırakırız onları, azgınlıkları içinde bocalayıp dururlar.
  • Tefhim-ul Kuran

    Biz onların kalplerini ve gözlerini, ilkin inanmadıkları gibi tersine çeviririz ve onları tuğyanları içinde şaşkınca dolaşır bir durumda terkederiz.
  • Ümit Şimşek

    Biz onların kalplerini ve gözlerini çeviririz de onlar, daha önce inanmadıkları gibi yine inanmazlar. Ve onları azgınlıkları içinde bırakırız; öylece bocalayıp dururlar.
  • Yaşar Nuri Öztürk

    Biz onların gönüllerini ve gözlerini ters çeviririz, ilk seferinde buna iman etmedikleri gibi bırakırız kendilerini de azgınlıkları içinde körü körüne bocalar dururlar.

KuranAra.com hakkında

33 farklı kuran mealini aynı anda okumanızı ve kıyaslamanızı sağlar, Kuran ayetlerinin Arapçasını okunaklı şekilde sunar. Arapça okunuşlarını Türkçe seslendirme karşılığıyla birlikte görebilmenize yarar. Hepsinden önemlisi, Çok uzun çalışmalar sonucu özel olarak geliştirilmiş arama motoru ile; Tüm kuran meallerini ve arapça karşılıklarını doğru ve hızlı şekilde aramanızı sağlar.